Emirdağ-I 266: Konyalı Sabri'nin mektubu

Konyalı Sabri'nin mektubudur, Lahika'ya girsin.

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

“Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.”

وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ

“Hiçbir şey yoktur ki O'nu hamd ile tesbih etmesin” (İsrâ Sûresi, 17:44)

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا

“Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketleri, ebedî ve dâimî olarak üzerinize olsun.”

Çok aziz ve çok kıymetli Üstadım Efendim Hazretleri!

Göndermiş olduğunuz kıymetli ve irşadlı mektubunuzu aldım. "Aziz" kelimesi hakkındaki cevabınızı ekser Konya hocalarına gösterdim. Hepsi cevabınızı itirazsız kabul ettiler ve Müftü Efendi de, isim olarak "aziz" kelimesinin kullanılmasının caiz olmadığını, sıfat olarak kullanılması için bir şey söylemediğini söylediler. Diğer Âyetü'l-Kübra hakkındaki cevabınızı da Maraş Vaizi Zekeriya Efendiye gönderdim. Henüz ondan bir cevap alamadım ve bu mektubun geç gönderilmesinin de sebebi budur.

Buradaki Risale-i Nur yazı işleri, çok iyi devam ediyor. Âlimlerin ekserisi yazdıklarını kendilerine alıyorlar ve talebelerden, memurlardan yazan çoktur. Recep isminde bir kardeşimiz, Sözleri, Mektupları, Lemaları biltamam yazmaktadır. Hattâ buradaki muhtelif tarikate mensup zatlar bile hepsi Risale-i nur ile alâkadardırlar. Herkes okuyunca, derhal teslim oluyor. Eşref kardeşimiz de mektup lahikasını yazmakla meşgul. 7. Şua'nın birkaç tanesini bir akrabamla Erzuruma göndermiştim. O akrabam üç dört gün evvel tekrar buraya geldi ve Erzurum'un vilayeti, kazaları dahil, bütün oradaki âlimlerin nöbetle okuduklarını söyledi ve birkaç tane risale daha rica ile istediklerini söyledi. Bendeki mevcut olanların hepsini göndereceğim. Bizde hâlihazırda noksan olan Zülfikar mecmuasıdır. Onu da Isparta'dan isteyeceğiz.

Bu sene Konya'da hacca giden çok kimseler var. Ben de imkân bulursam gitmek niyetindeyim ve gidersem, Asa-yı Musa risalesi ile İhlas ve Siracu'l-Gâfilîn risalelerini götürmek için müsadelerinizi bekliyorum. Buradaki bütün âlimlerin ve Risale-i Nur talebelerinin ayrı ayrı selamları vardır. Sizin dualarınızı bekliyorlar. Hassaten Molla Fethullah, Rıfat, Recep, Mehmed Metin, Ziver, Mehmed, Ziya, Hâfız Ali, Nebi, İsmail, bu talebelerin hepsi ayrıca el ve ayaklarınızdan öperler. Bunlar Risale-i Nur'un müdavim talebeleridir. Bendeleriniz ve Eşref de ayrıca hürmetlerimizi sunar, Risale-i Nur ve Kuran'da muvaffakiyeti ve ölünceye kadar sadakatimiz için müstecab olan dualarınızı rica ile ayaklarınızı öperiz.

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى

“Bâkî olan sadece O’dur”

Aciz köleniz, duanıza muhtaç

Sabri

Birisi, sevgili mübarek Üstadımızın bildiği Hacı Osman olmak üzere Kuleönü Köyünden iki mübarek zat bu sene hacca gittiler. Sevgili Üstadımızdan dua isterler.

Hüsrev

Emirdağ Lahikası, Hayrat Neşriyat, c.2, s.248