Emirdağ-I 326: Gelen zahirî zulümler altında kaderin adaleti vardır
بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ “Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.” وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ “Hiçbir şey yoktur ki O'nu hamd ile tesbih etmesin” (İsrâ Sûresi, 17:44) اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا “Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketleri, ebedî ve dâimî olarak üzerinize olsun.” Aziz, sıddık kardeşlerim! Evvela : Bu günlerde hem yalnızlık, hem kış şiddeti, hem sıkıntılı hastalık, hem ihtiyarlık vaziyetinden gelen ziyade hassasiyet tesiriyle nefsim kör hissiyat hesabına beni tâciz etti. "Bu hal çekilmez, tahammül edilmez" dedi. Bu gece nefsimin bu şekvasını tam izale edecek Risale-i Nur'da izahı bulunan bir hakikat inkişaf etti. Manevi iken maddi bir ilaç hükmüne geçti. Şöyle ki: Her musibette kader eli var. Gelen zahirî zulümler altında kaderin adaleti var. Ve bilhassa çok tecrübelerle Risale-i Nur ve bizler hakkında o kader