Emirdağ-I 295: Hasan Feyzi’nin uzun mektubunu Zülfikar’ın âhirine ilhak edersiniz

21 Zilhicce 5

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

“Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.”

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا

“Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketleri, ebedî ve dâimî olarak üzerinize olsun.”

Aziz, sıddık kardeşlerim!

Evvela: Safranbolu Eflani nahiyesi Mülayim Köyü'nde mütekaid muallim bir kardeşimiz ve Nur'un has bir şakirdi, Nurların neşri ve tabı için âdeta sermayesinin kısm-ı a'zamını teberru etmek istiyor, kabulünü rica ediyor. Ben bu hâlis ve has kardeşimizin fedakârane ve hâlisane ricasını reddedemiyorum ve dünya malları kaide-i şahsiyeme girmediği ve muavenetleri kendime kabul etmediğim için bu işdeki maslahati de bilemiyorum. İki Isparta'nın kahramanlarına ve Hüsrev ve Tahirî ve arkadaşlarına ve Nazif ve refiklerine bu meseleyi havale ediyorum. Nur'un neşri için böyle çok büyük bir hayır ve sevaba mani olamam. Sizler ya bütün niyet ettiği miktarı veyahut bir kısmını iki hisse ile, biri büyük Isparta'nın, biri küçük Isparta'nın makinelerine verilsin. Onun istediği gibi ya teberru veya ileride başka muavenet edenler gibi bir mukabele nevinde, ya Nurlardan veya başka bir istediği ne varsa vermek suretiyle o has kardeşimizi memnun edersiniz.

Sâniyen: Risale-i Nur’un erkânından eskiden beri alâkadar ve sadakatte terakki eden Halil İbrahim’in iki mektubundan kendi kalemiyle olan mektup Lâhika’ya girmesini size havale ediyorum. İkinci mektubu pek güzel ve ehemmiyetli fakat hakkımda haddimden çok ziyade senaları tayyedilmek ve Nurlar hakkındaki hakikatli tavsifleri bâki kalmak veyahut şahsımı kaldırıp yerine Risale-i Nur’u koymak şartıyla, benim bedelime biriniz orada tadil edip Lâhika’ya girebilir. Hem ona ve Mehmed Efendi ve Şefik Bey’e hem oradaki Nur şakirdlerine ve Milas müftülüğündeki İlyas ve vassaf zâta bilmukabele çok selam ve bayramlarını tebrik ediyoruz.

Sâlisen: İnebolu ve civarı Risale-i Nur şakirdleri namına bir tebrik mektubu içinde gayet samimi, Risale-i Nur’a karşı muvaffakiyetle hizmetlerine dair ve bu ehemmiyetsiz şahsıma karşı ciddi şefkatleri ve hakiki kardeşten ziyade alâkalarını gördüm. Vaktim yok ki tadil, tashih edeyim. Size havale edip aynen veya kısmen Lâhika’ya geçsin. Onu yazan ve namlarına yazılan zâtlara, kardeşlerimize pek çok selam ve binler bârekâllah deriz.

Râbian: İstanbul’a, Üniversite İktisad Dârülfünunu'na giden Safranbolulu ve Salahaddin ve Abdurrahman ruhunda ve gayretinde tahmin ettiğimiz birisine, hem tashihimden geçmiş Efe Şükrü’nün bir Zülfikar’ı, hem iki Asâ-yı Musa’yı, hem yeni harfle Nazif Çelebi’nin ve eski hurufla Mustafa Osman’ın yazdığı, hem birisi Ispartalı Halil İbrahim’in Zülfikar’ını, hem Sava kahramanlarından İbrahim Mustafa’nın Asâ-yı Musa’sını, beş altı risaleyi gönderdik. Onun elinde kalacak, lâyıklara okutturacak. Fakat hacca giden Nazif ve Barlalı Hacı Bekir ve Salahaddin gibi kardeşlerimizin nezaretinde olacak. Ve Siirtli, Fersaf karyesinden Molla Siraceddin dahi bununla alâkadar olsun.

İstanbul’a gönderdiğimiz Zülfikar ve Asâ-yı Musa, Efe Şükrü’nün ve Nazif ve Mustafa Osman’ın ve iki İbrahim’in yazdıkları nüshalarıdır. İnşallah bu beş kahramanların nüshaları kahramanane iş görecek. Tashihimden geçtiği için, Salahaddin on-onbeş güne kadar bir Zülfikar’ı İnebolu’ya alsın, kendi nüshasıyla mukabele etsin, tekrar o talebe Mustafa’ya teslim etsin. Ve Molla Siraceddin’e benim tarafımdan çok selam etsin. Onu has dostlarımdan biliyorum. Eski Said’in ehemmiyetli talebesi olan Molla Celal yerinde bu biçare Yeni Said için yardımcı olsun.

Hem Efe Şükrü’nün nüshasının âhirinde Hasan Feyzi’nin اَللّٰهُ نُورُ السَّمٰوَاتِ ile başlayan, Risale-i Nur hakkındaki uzun mektubu âhirine ilhak etmesi güzel olmuş. Siz de münasip görseniz o uzun mektubun yarısını veya tamamını Zülfikar’ın âhirine ilhak edersiniz. Ve diğer nısf-ı âhiri Asâ-yı Musa’nın âhirine ilhak edersiniz. Hem elimdeki altı yedi nüshaya koymak için onların kıtasında yazıp gönderin. Bir ikisi tamam olsun, beş altı tanesi yarı yarıya olarak yazılsın, bize gönderilsin.

Hâmisen: Konyalı Sabri’nin sizin vasıtanızla gelen tebrik mektubunda gayet güzel bir duası var, Lâhika’ya girsin. Yine tekraren hem onun, hem oradaki Nurcuların, hem hocalarının bayramlarını ve hacdan gelen muhterem Hoca Vehbi’nin hem bayramını, hem haccını, hem Ravza-i Mutahhara’yı ziyaretini tebrik ederiz.

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى

“Bâkî olan sadece O’dur”

Kardeşiniz

Said Nursî

Emirdağ Lahikası, Hayrat Neşriyat, c.2, s.313

Emirdağ Lahikası I, Envar Neşriyat, s.182

Emirdağ Lahikası I, Tenvir Neşriyat, s.171