Emirdağ-I 278: Hüsrev’in bir mektubudur

Hüsrev’in bir mektubudur. Çizgiler içi Lâhika’ya girsin.

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

“Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.”

وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلاَّ يُسَبِّحُ بِحَمْدِهِ

“Hiçbir şey yoktur ki O'nu hamd ile tesbih etmesin” (İsrâ Sûresi, 17:44)

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا

“Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketleri, ebedî ve dâimî olarak üzerinize olsun.”

Çok aziz, çok kıymettar, çok mübarek, çok sevgili Üstadımız Efendimiz Hazretleri!

Vücud-u mübarekinizi kara topraklara atmak için mütemadiyen çalışan hain ellerin merhametsiz darbesiyle son tesemmüm neticesi olan şiddetli hastalığınızın ihtarıyla vazifenizin bitmek üzere olduğunu.. ve bir Said yerinde maddi ve manevi pek çok Said’ler vazifenizi gördüklerini ve göreceklerini haber veren.. ve talebelerinizin dua ile yardımlarını isteyen.. hem kahraman Tahirî’nin Nurcu masume ve merhume Hicret'i hakkında hepimizi hususen mübarek Tahirî’yi pek çok sevindiren dualarınızı.. ve Uşaklı Haydar ve hocası İzzet’e dua ve selam ettiğinizi.. Sinop yangını ve Isparta köylerine dağılan polisleri.. ve Nazif’in makinesi.. ve Aydın’da oturan Ahmed Feyzi hakkında sevgili Üstadımızın merak ettiklerini..

Hem Nurcuların hiçbir partiye ve siyasete karışmadıklarının isabet olduğunu.. ve ancak küfre, zındıkaya, dalalete karşı cephe aldığını.. ve Nur mesleğinde mü’minlerin uhuvveti esas olduğunu bildiren acıklı, hüzünlü, kıymetli bir mektubunuz ile.. Mu’cizat-ı Kuraniye Risalesindeki ekser âyetlerin ya mülhidlerin tenkidlerine veya ehl-i fennin itirazlarına veya şeytanların vesvese ve şüphelerine maruz olan âyetler olduğunu ve kusur zannedilen noktalar i’cazın lemaâtı ve belâgat-ı Kuraniyenin kemalâtı olduğunu.. ve ilim noktasında çok ehemmiyetli meselelerin hakikatlerini beyan ettiğini..

Hem bu zamanda tehikelere maruz müslümanlara Risale-i Nur'un parçaları ekmek ve ilaç gibi lazım olduğunu.. ve nurcuların az hizmetlerinin çok kıymettar olduğunu.. ve hususen nurculara ihsan-ı İlahi olarak iman kurtarması hizmeti verildiğini.. ikinci haşiyesinde hakikaten hepimizi yeniden şevk ve gayrete getiren ve bizim ıslah ve saadetimiz için hem sekeratta daha çok hücum eden Şeytanı susturmak için, hem kabirdeki suallerimize hazırlık olmak için, sekerat gibi şiddetli olan dehşetli hastalığınız içinde -sevgili mübarek Üstadımız bizim kadar muhtaç oldukları halde- nurun hizmetine ve tashihine -bize olan fart-ı şefkatinizden- koştuğunuzu bildiren acıklı ve hüzünlü ikinci bir mektubunuzu daha aldık.

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى

“Bâkî olan sadece O’dur”

Talebeniz

Hüsrev

Emirdağ Lahikası, Hayrat Neşriyat, c.2, s.276