Emirdağ-II 788: Üstad’ın mahkemesinin haberini Büyük Doğu’da okuduk (Sungur, Hüsnü)

بِاسْمِهِ سُبْحَانَهُ

“Her türlü noksan sıfatlardan yüce olan Allah’ın adıyla.”

اَلسَّلاَمُ عَلَيْكُمْ وَرَحْمَةُ اللّٰهِ وَبَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا

“Allah’ın selâmı, rahmeti ve bereketleri, ebedî ve dâimî olarak üzerinize olsun.”

Kahraman, fedakâr ve çok kıymetli kardeşlerimiz ve ağabeylerimiz!

Evvelen: Mübarek gün ve gecelerinizi tebrik eder müstecab dualarınızından niyaz eyleriz. Göndermiş olduğunuz Safranbolu'dan gelen mektubu ve sizin yazdığınız mektubunuzu aldık. Biz de size ondan bir gün evvel mektup atmıştık, yazmayı unutmuşuz. Bura için 15 adet Nur Aleminin Anahtarı ve 15 adet te Ramazan Risalesinden çok acele olarak gönderirseniz iyi olur. Çok talebeler istiyorlar. Tatil münasebetiyle memleketlerine gidecekler. Ne kadar acele olsa iyi olacak.

Saniyen: Hazret-i Üstad’ın mahkemesinin haberini Büyük Doğu’da okuduk. İnşallah bu sefer beraat neticesini bulur. Zaten onların beraatine Nurların ihtiyacı yok. Fakat zahiren bir rehber olur. İstanbul’dan giden Abdurrahman, bin maşallah çok sevindik. Abdulmuhsin kardeşimizin de gideceğini yazıyordunuz. Eğer geldilerse bizi de haberdar etmenizi rica ederiz.

Salisen: Cumartesi günü Birinci Şube’den polis, Sungur kardeşimizi çağırdı ve gitti. “Abdullah nerede?” demişler. “Mektebini devam etmeyecek mi?” diye sormuşlar. “İstanbul’da devam edecek” demiş. Ve Hüsnü’yü sormuşlar, “o da burada” demişler. Buradaki kardeşlerimizden Ziya, Ahmed, Salih, Berber Mustafa Efendi siz kahramanlara selam ederler. Salih kardeşimiz yakında Urfa’ya gidecek.

اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى

“Bâkî olan sadece O’dur”

Ankara’daki çok kusurlu kardeşlerinizden

Sungur ve Hüsnü

Haşiye: Sungur Ağabeyim -Üstadımız orada iken- bir mektup arz etmiş. O mektubu Emirdağı'na gönderdiniz mi? Oradaki kardeş ve ağabeylerimizden Re'fet, Yörükçü Mehmed, diğerlere bilumum hürmet ve selam ederiz, aziz Ağabeylerimiz.

Hususi Arşiv, no.2583

Mektubun orijinali.